Glutatyon; normalde bizim hücrelerimizde üretilen doğal ve çok güçlü bir antioksidandır, glutamat, glisin ve sistein adı verilen üç aminoasitten meydana gelir, hastalıklardan korunma, enflamasyonun kontrolü, yaşlanmanın geciktirilmesi gibi görevleri olan bir moleküldür, glutatyon özellikle karaciğer olmak üzere tüm hücrelerimizde üretilir, vücutta oksidasyon yani hücre enerji metabolizması sonrası ortaya çıkan toksik maddeleri ortadan kaldıran bir antioksidandır.
Oksidan maddeler, hücrelerin çekirdeğinde bulunan mitokondriler enerji üretirken ortaya çıkan toksik maddelerdir. Bu maddeler vücutta her an oluşurlar, dengesiz moleküllerdir.
Dengeli hale gelebilmek için çevredeki dokulardan elektron almak isterler ve bu durumda çevre dokudaki hücre zarında, DNA’da zarara neden olurlar. Glutatyon, bu sırada devreye girip bu oksijen radikallerini etkisiz hale getirir.
Vücutta üretilen glutatyon, her zaman yeterli olmayabilir. Yaşlanma, kronik hastalıklar, uzun süren gripal enfeksiyonlar, otoimmün hastalıklar, sigara ve alkolün yoğun kullanımı, uykusuzluk glutatyon seviyelerinin düşmesine neden olur.
Kişinin glutatyon seviyelerinin yüksek olması;
Glutatyon, normalde vücudumuzda doğal olarak bulunmaktadır. Serbest radikallerin yani oksidan maddelerin karaciğere taşınarak yenilenmesini sağlayan esas antioksidan maddedir. Serbest radikaller, normal hücrelerdeki metabolik oksidasyonun yan ürünleridir. Bu serbest radikaller eğer ortamdan uzaklaştırılmazlarsa çevre dokuya zarar verebilirler.
Bunların dışında toksik maddeler de glutatyon azalmasına neden olmaktadır. Bunlar;
Serbest radikallerin belirgin şekilde artması, vücutta bulunan glutatyon seviyesinin azalmasına neden olmaktadır. Olumsuz koşullar devam ettiği sürece glutatyon Bunun sonucunda da hücre hasarı ve istenmeyen sonuçlar meydan gelebilmektedir.
Glutatyon hapları faydalı olmaz çünkü sindirim sisteminde parçalanır ve aminoasit olarak hücrelere gönderilir. Kandaki glutatyon seviyesine etkisi olmaz.
Glutatyon, İV olarak yani damar yolu ile alındığı zaman etkili olur. Kandaki seviye ancak bu şekilde yükselir.
Glutatyon seviyesi ve dozları ile ilgili yeterli çalışma yoktur. Bu dozlar hastanın yaşı, cinsiyeti, sağlık öyküsü, kullandığı sigara, alkol, yaşam şekline göre planlanmalıdır. Doz seviyesi, kişiden kişiye değişiklik göstermektedir. Seviyenin arttırılması için düzenli uyku ve egzersiz faydalı olacaktır.
Glutatyon, enflamasyonu baskılayıp hücre hasarını azaltıyor, ancak yapılan bilimsel çalışmalarda kanserli hücrelerde glutatyon seviyelerinin çok üst düzeyde olduğu ve bu nedenle kanserin ilerlemesini arttırdığı tespit edilmiştir. Bu konuda çalışmalar devam etmektedir.
Özetle;